27 Mart 2015 Cuma

Yurt dışında nikah için ipuçları

 

 


Son zamanlarda yeni trendlerden biri de yurt dışında nikah, Türkiye'de düğün. Biz de bu trende ayak uyduranlardanız.
Nikahımız 1 hafta sonra, benim bu satırları yazdığım dakikalarda Roma'da gerçekleşecek. Heyecan var mı derseniz, olması gerektiği kadar şeklinde politik bir cevap vereceğim...

Peki nasıl oluyor, neler yapmak lazım derseniz, yurt dışında Türk büyükelçiliklerinde evlenmek için aranan şartlar T.C. vatandaşı olmak, iki de şahit. İstenilen belgeler konsoloslukların web sayfalarında detaylı olarak belirtiliyor. İletişimi e-mail ile rahatlıkla kuruyorsunuz. Evraklar, buradaki bir nikahtan çok da farklı değil, hatta mail yolu ile halledildiği için düşününce sistem çok daha pratik. Önce uygun günü belirliyor, evraklarınızın maille onayından sonra da asıllarını kargo ile yolluyorsunuz. Sonra da nikah gününüzün gelmesini bekliyorsunuz.

Yurt dışında istediğiniz her şehirde evlenmeniz mümkün olmuyor tabii ki, bulunduğunuz şehirde konsolosluk olması gerekiyor.


Neden Roma?

Aslında belli bir nedeni yok. Nikahı düğünden ayrı bir zamanda yapma kararını aldıktan sonra, yakın zamanda gitmediğimiz ve sevdiğimiz bir şehir olsun istedik. Schengen vizemiz olduğu için Avrupa ülkeleri arasında Roma, bizim için mükemmeldi. Biz erkenci olduğumuzu düşünürken, aslında meğer çok geç kaldığımızı farkedip, aslında daha geç bir tarih planlıyor olmamıza rağmen 3 Nisan için günümüzü aldık. İtalya'daki konsolosluk ve büyükelçiliklerde nikahlar sadece Cuma günleri kıyılıyor ve özellikle bahar ve yaz aylarında talep yüksek olduğu için tarih sıkıntısı yaşanabiliyor. O yüzden ne kadar erken karar verip iletişime geçerseniz planlamalarınız o kadar sağlıklı olacaktır.

İstanbul'da zaten bir düğün yapacağımız için, Roma nikahında sadece ailelerimiz ile birlikte olacağız. Bizim için aslında düğün öncesi güzel bir tatil ve motivasyon, ayrıca bu büyülü şehirde unutulmayacak bir deneyim olacak diye umuyoruz.


Organizasyon zor değil mi?

Aslında değil! Gördüm ki Roma'da bir çok şeyi İstanbul'dakinden daha pratik ve daha hesaplı şekilde halledebiliyorum.

Öncelikle konsolosluk binasının bir devlet dairesi olduğu unutulmamalı. Yani şampanya patlatılmaması ya da çok kalabalık olunmaması şeklinde uyarılar barındıran bir dökümanı sizinle mutlaka paylaşıyorlar. Daha önceki acı tecrubelerinden dolayı böyle bir döküman hazırlama gereği duyduklarını düşünmekteyim:) (Tabi ki şampanya hazırlamıştım onu okuyana kadar)

Ayrıca konsolosluk size çiçekçi, kuaför, fotoğrafçı gibi konularda da yardımcı olmayacaktır. Ancak ben Türk bir fotoğrafçı bulma konusunda kendilerinden yardım istediğimde bana birkaç numara verdiler ve çok yardımcı oldu. Umarım sonuçları da güzel olur.

Çiçekçi ve kuaför konusunda da otelden yardım istedim. Bu konuda sanırım biraz şanslı olmanız da gerekiyor, çünkü benim danıştığım herkes oldukça yardımseverdi. Otel yakınlarında bir kuaför ve bir çiçekçi buldum. Mail ortamında ne istediğimi tam olarak anlatıp (resimli örnekler göndererek) pazarlık bile yaptım. Yine umuyorum ki bu konularda da bir aksilik yaşamayacağım.

Roma gibi tarihi bir şehirde fotoğraf çekimi çok önemli. Ve fotoğraflarda görünmesini istediğiniz ufak detalar da. Yanınıza minik bir kara tahta alıp üzere istediğiniz mesajları yazıp vintage bir etki yaratıp, fotoğraflarınızı farklılaştırabilirsiniz.


Gelinlik?

Sadece nikah kısmı Roma'da olacağı için, Vakko Wedding Tadashi Shoji kolleksiyonundan kısa bir elbise/gelinlik tercih ettim. Saçım için de Gaios Design bir saç aksesuarı kullanacağım. Nikahlarda sade tasarımlar benim daha çok hoşuma gidiyor. Çünkü kısacık bir seramoni için uzun gelinlik giymek benim için biraz külfetli. Hele ki Roma sokaklarında fotoğraf çekimi yapacağımızı da düşünürsek, uzun bir gelinlik çok da pratik olmayacaktı.



Yıllar önce Roma'da Aşk Çeşmesi'ne attığım paranın işe yaradığını görmek çok güzel. Diliyorum ki sorunsuz bir nikah töreni ve keyifli bir tatil geçirir, tüm detaylarını da yine burada paylaşırım!




Tadashi Shoji gelin koleksiyonu için:
http://www.tadashishoji.com/shop/wedding/bride?utm_source=google&utm_medium=cpc&gclid=CLjM_p3jyMQCFUfkwgodZUoAFw


Gaios saç aksesuarları için:
 http://www.lidyana.com/search?query=gaios

Düğün günü için Sosyal Medya tavsiyeleri




Asla, asla ve asla düğün öncesi gelinliğini sosyal medyadan paylaşma!

Sonra 'sadece 29 like aldı yeaa, acaba diğer modeli mi alsaydım' diye yasa pusa bürünme!
İşin şakası bir yana, davetlilerin bir merak içerisinde olması, seramoniyi dinamik tutan etkenlerden biri. Dolayısıyla özellikle gelinlik gibi önemli detayları öncesinde sosyal medyadan paylaşmak, tamamen işin büyüsünü kaçıracaktır. Gelen davetlilere sevecekleri , şaşıracakları ve muhtelemen dedikodusunu yapacakları her şeyi düğün günü sunmak, en sağlıklısı olacaktır.

Ancak düğün öncesi küçük küçük teaser'lar verip hazırlık detaylarını paylaşmakta bence hiçbir sakınca yok...


Telefonla bağlarını kopar, eğlenmene bak

Her anı yakalamak istediğinizi biliyorum ancak düğün fotoğrafçıları zaten onun için var. Düğününde telefon ile ilişkinizi mümkün olduğunca minimuma indirip, gecenin keyfini çıkarın. Fakat birkaç #selfie çekmeyi de ihmal etmeyin :)



Önceden belirlenmiş bir #hashtag yarat

Hashtag'ler hem konukların sosyal medyada paylaşım yapmaları için bir motivasyon, hem de sonrasında sosyal medyada düğünün fotoğraflarına bakmak isteyenler için derli toplu bir kaynak yaratır. Eğer ki 'sosyal' bir düğün istiyorsanız bu detayı kesinlikle atlamayın!

Düğünün öncesinde içinde tercihen kendi isimlerinizi barındıran bir hashag oluşturup (#aliayseevleniyor) , bunu konukların göreceği şekillerde belirtmek faydalı olacaktır. Masa kartları, bardak altlıkları, masalara konacak minik çerçeveler ya da anı köşesine entegre edilmiş panolar bu iş için idealdir. Hatta işi abartıp davetiyelerde bile hashtag'i belirtebilirsiniz.












Düğün hazırlıklarına başlamadan önce hayatta kalmanızı sağlayacak birkaç küçük tavsiye


Evet gelin oluyorsunuz, evet sizin için bu belki de dünyanın en önemli şeyi falan filan... Ama bu kadar büyük bir dramaya gerek var mı? EVET VAR! Çünkü gelin oluyorsunuz ve bu belki de sizin için dünyanın en önemli şeyi!

Düğününüzü planlamaya başlamadan önce işinize yarayabilecek birkaç küçük tavsiye ile, bu süreçten sadece birkaç küçük sıyrık ile kurtulmak mümkün olabilir.

1) Ne olursanız olun, kendiniz olun!

Gelinlik denemelerimden birinde bana yardımcı olan kişi hep sade modellere yönelmem üzerine 'Ama mekanınız Les Ottomans, daha abartılı bir gelinliği kaldırabilir' demişti. Öncelikle hem sizin hem de çevrenizdekilerin şunu anlamalarını sağlayın: Mekanın ya da çevrenin kaldırması değil, verdiğiniz her kararı sizin kaldırabilmeniz önemli. Tabi ki bir kır düğününde çivi topuklar giymek değil bahsettiğim. Ancak sizi yansıtmayan ve içinde mutlu olmadığınız hiçbir parça ile düğün günü işiniz olmasın.


2) Hazırlıklar için yeterli zamanınız olduğundan emin olun

Planlamalarınıza minimum 6 aylık bir zaman dilimi ayırdığınızdan emin olun.

Örneğin gelinlik seçimini geçe bırakmamak gerekiyor. Bazı markalar stoklu olarak çalışmadıkları için, beğendiğiniz modeli yurtdışından sipariş etmeniz gerekebilir, bu da Türkiye'deki gümrük ve benzeri bürokratik durumları da düşünürsek 2 ila 5 ay arası sürebilir.

Gelin defterim - Moleskine Wedding Journal
Zaman ilerledikçe checklist'iniz de uzayacaktır. Mekan seçimi, konuk listesi, davetiye seçimi, dekorasyon, pasta seçimi, yemek tadımı... derken,  'dışarıdaki hayat' ile ilgili hiçbir şeye zamanınız kalmayabilir. O yüzden en ideali hiçbir şeyi sıkıştırmadan ve kendinizi fazla yıpratmadan, geniş bir zaman diliminde planlı şekilde hareket etmektir.

Bu işler için kendinize bir defter edinin ve her zaman yanınızda taşıyın, aklınıza gelen şeyleri küçük küçük not almanız, ilerleyen süreçlerde dağılmanızı engelleyebilir.







 


3) Herşeyi tek başına yapamazsınız, yakınlarınızı da sürece 'gerektiği kadar' dahil edin

Sadece düğün günü değil, hazırlıklarda da eğlence fırsatlarının hiçbirini kaçırmayın. Örneğin gelinlik provasına mutlaka sevdiğiniz arkadaşlarınızı yanınıza alıp gidin, ve her anı fotoğraflamaya çalışın.


4) Başkalarını 'çok fazla' dahil etmekten önemle kaçının

Aileler bu sürecin bir parçası. Herkesin zevkleri ve ilgi alanları farklı olunca, doğal olarak beğenilere de yansıyor. Tabi ki her kafadan bir sesleri 'süzmeyi' ve yararlı olanları almayı öğreneceksiniz. Ama unutmayın ki bu sizin gününüz ve asla telafisi yok. O yüzden derin bir nefes alın ve çok fazla taviz vermeden kimseyi kırmamanın taşlı yollarında ufak adımlarla ilerleyin.




5) Tamam star sizsiniz, peki 'damat bey'e biraz haksızlık olmuyor mu?


Düğün hazırlıklarına kendinizi çok kaptırmayın. Unutmayın ki bu yolculuk tek kişilik değil. Müstakbel eşiniz hazırlıklarla, detaylarla, ya da masanın üzerine konacak olan mumların çevresine dolanan ipin rengi ile sizin kadar ilgilenmeyecektir. Bu da doğaldır. Bu yüzden alınganlık göstermeyin. Ancak bazı önemli konularda mutlaka fikirlerini alıp, isteklerini önemseyin ve mutlaka birbirinizi dinleyin.



 

6) Abartmayın!

Makyajı, saçı, ikramı... kısacası hiçbir şeyi abartmayın. Sonradan fotoğraflara baktığınızda çok üzülebilirsiniz.

Herşeyin provasını yapın ve her konuda bir B planınız olmasını sağlayın.




7) Bolca fotoğraf çekin

Denediğiniz gelinlikleri, beğendiğiniz çiçekleri bir süre sonra aklınızda tutamayabilirsiniz. Ya da acele ile yanlış bir karar verebilirsiniz. Kararınızı kolaylaştırması adına bolca fotoğraf çekip, sonrasında salim kafa ile düşünmeye çalışın.


Geline yol açın!


Evlilik sürecine girmeden önce asla ve asla, whatsapp isimlerini ''kalp, balon, gelin kız ikonu, yine kalp kalp kalp'' yapıp, her detay ile ilgili 456852 fotoyu art arda ekleyip, düğün tarihine kadar countdown yapan kızlardan olmayacağımı düşünüyordum. Olmadım da.. Ama ne yalan söyleyeyim bazı günler kendimi zor tuttum..

Ne kadar 'aman canım ne var' deseniz bile, bu yolculukta bazı şeyleri reddetmeniz mümkün değil. Evlilik süreci öyle bir şey ki, asla yapmam dediğiniz şeyleri bazen yaptıktan sonra farkedebiliyorsunuz.

Bu süreçte o kadar fazla insanla tanıştım, o kadar çok gezip dolaştım ki, aklımda bunları yazma fikri oluşmaya başladı; bu yazılar hem bir hatıra defteri niteliği taşımalı, hem de gelecek nesillere ışık tutmalıydı. Hissiyatlarımla karışık deneyimlerimi aktarmalı, gelin adaylarına ve bu dünyaya faydalı bir şeyler bırakmalıydım. Dolayısıyla başladım. 

30 Mayıs'a kadar düğün hazırlıklarımı ve öğrendiklerimi aktarmaya çalışacağım bu blog, sonrasında ilham kaynaklarım ve balayı tavsiyelerim ile farklı fikirler arayan gelin adalarına ilham kaynağı olacak diye umuyorum.

 Sevgiler <3